Google’ı Arayan Beni Niye Buldu?

Arama motorlarının varlığı internet kullanımı için bir zorunluluk haline gelmiş durumda. Şimdilerde %80’i aşan payıyla Google ortalığı domine etse de zamanında Altavista’lar Yahoo!’lar da vardı tabii. Google sürekli kendini geliştirip yenilediği için vazgeçilmez olmaya devam ediyor. Lâkin istenilenleri veremediği zamanlar da olmuyor değil. Bazı alakasız aramalarla bu bloga getirebiliyor mesela insanları. Yeterli miktarda arama oluştuğuna göre aralarından bazılarını seçip sergilemenin zamanı gelmiş demektir. İşte size insanların merak edip buraya geldiği 20 adet arama;

‘4 heceli hayvan’ : Benim aklıma hipopotam ve kaplumbağa geliyor ama başkaları da vardır muhtemelen. (diğer hatırladıklarımı da sayayım bari; ağaçkakan, bukalemun, iguana, kertenkele…)

‘ahtapotun vantuzları yenir mi’ : Yiyen yiyor arkadaşım, hem vantuzları yenmeyip de neresi yenecek ki? Hatta canlı canlı bile yiyorlar.

‘ankara insanların yaşam biçiminin resmi’ : Evet, zor bir soru, şimdi ne desem boş, yani Ankara insanlarını uzun zaman gözlemlemiş birisiyim (yoksa ben de bir ankara insanı mıyım?) ama yaşam biçiminin resmi ne ola ki? Doğal ortamlarında kendin görmen daha iyi olur sanırım.

‘beyaz duvara bakinca gÖrÜnen resİmler’ : Valla o senin hayal gücüne kalmış arkadaşım, canın ne istiyorsa görebilirsin, ama dikkat et sadece beyaz duvar görme.

‘birden bu şehirde yabancı olduğumu düşündüm hikayeler’ : Sorma sorma, ben de bazen öyle olduğumu düşünüyorum ama alışmışız bir kere ne yapalım. Konuyla ilgili hikâye çoktur muhtemelen ama ben bilmiyorum.

‘cinlerin isimleri’ : Tüm iyi niyetimle ‘çinlilerin isimleri’ ibaresini ararken yanlış yazdığını düşünmek istiyorum. Yoksa o yazdıklarını arıyorsan işin zor, sana kolay gelsin.

‘deliler niye bilmiler ki yer kulesi yumruğu’ : Demek istediğini anlamak için çok çaba sarfettim arkadaşım ama bir sonuca ulaşamadım maalesef. Halbuki niye bilmezler ki dimi? Yer kulesi yumruğu sonuçta, ilginç bir tesbit.

‘fasülye pilav mantıklı açıklama’ : Bu konuya mantıklı bir açıklama getirebilen birisine ben daha rastlamadım, o yüzden bana sorma. Bilim dünyasının çözülememiş problemlerinden birisidir bu.

‘hayatta bakış acısı herşeyi seviyorum’ : Güzel bir bakış açısı tabii ama bence tekrar düşün, emin misin her şeyi sevdiğine? Son kez soruyorum bak.

‘hayır demeyecek bir robot arkadaş’ : Çok zor bir şey istediğinin farkındasındır umarım, ama sen de haklısın bunu sadece bir robot yapabilir, fakat bulduktan sonra ‘aman bu da hiç hayır demiyor böyle de olmaz ki’ deyip bana gelme de.

‘ilginç yerlere yazı yazmak’ : Bu eylemin kendisi daha ilginç bence, insanlar kendilerini ifade etmek istiyorlar tabii. Ayrıca taa İtalya’da tarihi bir top güllesinin yanında ‘Hamza was here’ yazısı görmüştüm onu hiç unutmam.

‘iran yapımı civciv filmi’ : Civciv filmi mi? İran yapımı birkaç film izlemişliğim var ama onlar da civciv filmi değildi, Kore filmlerinde de bilmiyorum, pek nadir bulunan bir şey olsa gerek.

‘kendi animeni yap anime studio’ : Ya işte ben de onu düşünüyordum ama zor iş be, bissürü altyapı lazım, ama bi yerden başlamak lazım tabii.

‘kolay perde uclari’ : Ben de tam bu konuyla ilgili bir post yayınlamayı düşünüyordum demeyeceğim tabii ki. Hayır, dantel, örgü, elişiyle ilgili hiçbir şey de yazmadım ki, nasıl buraya geldiniz anlamadım. Perde ucu ve ben ne alaka? Aha galiba buldum, ‘ucu’ kelimelerimiz ortak.

‘kore dizilerinin vazgeçilmez telefonu’ : Böyle bir telefon var mı bilmiyorum ama ‘My Girlfriend is a Gumiho’ dizisindeki telefon melodisi pek beğenilmişti zamanında, onu önerebilirim yani.

‘kore filmi gözüyle etkiliyor herkesi’ : Envai çeşit Kore filmi var ama kahramanın gözüyle herkesi etkilediği bir filme ben rastlamadım, belki de vardır, bilenlere sormak lazım.

‘kore o hazine gibi kalbimde derin bir hayal tuttu’ : Vay be, Kore insana şiir de yazdırıyormuş meğer, yalnız o kadar fazla merak etme bence, dizilerde gördüklerin gibi değil yani, normal bir ülke işte.

‘kore ünlülerin kagıt verme oyunları’ : Kore’de benim bildiğim Go-stop diye bir kart oyunu var, ama ünlüler kendi aralarında başka bir kâğıt verme oyunu oynarlar mı orasını bilemem.

‘koreliler neden bu kadar beyaz’ : Hepsi o kadar beyaz değil, makyaj hilelerine fazla aldanma derim, yüzünde on santim kalınlığında bir tabaka oluşturan herkes bu kadar beyaz olabilir.

‘rüyada korece konuşmak’ : Şimdi bunun anlamı üç vakte kadar… neyse burayı rüya tabirlerine çevirmeyelim, ama rüyada Korece konuştuysan gerçek hayatta da konuşmana az kalmış demektir, ilerleme var yani.

Daha çok var bunlardan tabii, ‘istanbulda ki korelilerin isimleri’ni soranlar, ‘evren ve insanlar ile ilgili bir hikaye yazalım’ diyenler, ‘isten ayrilma yazisi ornegi’ isteyenler, ‘düğümlenmiş tespih ipi’ arayanlar, ‘cin kore yün sal resim’ diyenler, var da var ama fazla uzatmayalım, bu kadarı yeterli.